Şarjlı bir alet düşünün. Tam kullanacaksınız, şarjı bitiyor. Basit önlemlerle şarjınızın ömrünü uzatabilir, çok daha uzun süre kullanabilirsiniz.
ERKEN boşalma tüm erkeklerin en az bir kez yaşadığı bir olay. Uzunca bir aranın ardından yaşanan ilk cinsel ilişki ya da aşırı heyecan durumlarında hüsran yaşanabiliyor. Uzmanlara göre partnerini orgazma ulaştırmadan boşalan erkeklere "Boşalma sorunu var" denmek yanlış. Erken boşalma aslında "derken boşalma" olarak tanımlanabilir. Uyarılma yaşayıp partnerinin tenine dokunduğu anda boşalan erkekler erken boşalmış sayılıyor. Çözüm basit ve nadir durumlar dışında erkeğin elinde. Sürtünmeyi azaltın Erkeğin boşalması sürtünmeden dolayı oluşan hazla yaşanır. Bu sürtünmenin şiddetini azaltmak da boşalmayı geciktirir. Kalın bir prezervatif kullanmak sürtünme hissini azaltır. Prezervatif yöntemini kullanırken dikkat edilmesi gereken nokta ürün seçimi. Hissi minimuma indiren ince prezervatifler tamamen kullanım amacı dışında ve yanlış bir seçim olabilir. Ucuz olanlar kamyon lastiği gibi olduğu için iyi bir seçim. Geciktirici krem ya da spreyler de oldukça faydalı. Bu kimyasallar boşalmayı sağlayan sinirleri uyuşturarak boşalmayı geciktiriyor. Fakat uzun süreli kullanımdan kaçınmak gerekiyor. Lokal anestezi işlevi olan bu maddeler sinirleri tamamen mayıştırdığı için erkek anestezinin etkisi geçene kadar seksten pek zevk alamıyor. Sadece kan dolaşımı devam ediyor. Uzun süreli kullanımlarda da sinirler ölmeye başlıyor. Dolayısıyla bir süre sonra seks zevksiz bir uğraşa dönüşebilir. Dozunda kullanmanız şart. Havaya bir el ateş edin İlişkiden yaklaşık bir saat önce bir kez kendi kendine boşalmak, ikinci boşalma süresini uzatıyor. Sevgilinizle otururken "Ben bir tuvalete gideyim" diyerek işinizi bitirebilir ve gülerek geri dönebilirsiniz. Fakat tekrar şarj olabilmek için bir süre beklemeniz gerek. Bu arada sevgiliniz size yanaşırsa, onu bir süre daha ön sevişmeyle oyalayacaksınız Bu yöntemin sakıncalı ise hızlı mastürbasyonun erken boşalma alışkanlığı yaratması. Hamuru kıvama getirin Bugatti Veyron’un sıfırdan saatte 100 km hıza ulaşması 2,4 saniye alıyor. Kadının sıfırdan orgazma ulaşma süresi ise ortalama 12 dakika. Fakat bu, 12 dakika boyunca porno aktörü gibi 25 farklı pozisyona girmek zorunluluğu yaratmamalı. Partnerinizi tanıyın ve onun nelerden tahrik olduğunu iyi bilin. Doğru hamleleri uygularsanız, kadının orgazma ulaşma süresi kısalır. Bu da zamanlamayı tutturarak erken boşalmanızın önüne geçer. Altın gol kuralı Uzatmalara gitmek de kimi zaman işe yarayabilir. Boşalma gerçekleştikten sonra cinsel organın tamamen işlev dışı kalacak kadar yumuşaması yaklaşık iki üç dakika sürüyor. Bu süre içinde sekse devam etmeniz halinde partneriniz boşaldığınızı anlamayacaktır. Bu kısa süre de partnerinizin orgazma ulaşması için size yeterli uzatmayı sağlayabilir ve altın golü getirebilir. Tabii bu da kesin bir çözüm değil ve kadını orgazma ulaştırmaya yetmeyebilir. Zira erkek orgazma ulaştıktan sonra yüksek bir konsantrasyon ve libido düşmesi yaşar. Ama bu dert edilmesi gereken bir sorun değil ve tamamen erkeklerin "Şimdi kim bilir ne düşünecek, beni beğenecek mi?" endişesinden ileri geliyor. Kadınların çoğu, sevdikleri erkeklerle yatarken orgazma ulaşamasalar bile onların zevk almasından ya da bu toplam çabadan hoşnut olurlar. Gereksiz endişelere gark olmak hem psikolojiyi hem de seksten alınan hazzı olumsuz etkiler. Akrobasi yapmayın Kimi inanışlara ve mitlere göre birbirinden akrobatik hareketler yapmak boşalmayı geciktirir. Bu bir hikayedir. Fazla pozisyon değişikliği yapmak fazla efor sarf ettirdiği için erken boşalmaya yol açabilir. Özellikle de deneyimli olmayan ve erken boşalma korkusu yaşayan kişilerde kendine güvensiz dokunuşlara ve yönlendirmelere yol açar. Kontrolü kadına bırakmak daha geç bir boşalma sağlayabilir. Daha doğrusu kadında daha erken bir boşalmaya yol açar. Seks sırasında kısa süreli duraklamaların daha geç boşalmaya yol açtığı da bir başka yalan. Minibüs gibi sürekli durmak partnere bıkkınlık getirir ve seksten soğumasına yol açar. Başka şeyler düşünün Erken boşalma sorunu olduğunu çıtlatan birine verilecek ilk anonim öneri, seks sırasında başka şeyler düşünmek oluyor. Bu yöntem çoğu zaman işe yaramaz. Başka şeyler düşünmek konsantrasyonu bozduğu gibi, cinsel organın da sönmesine yol açar. Bunun sizde işe yarayıp yaramadığını anlamanın tek yolu denemek. Her ne olursa olsun erken boşalma nadir durumlar dışında psikolojik bir durum. Çözümü de kafanızın içinde. Bir kez erken boşalmayı engellediğiniz taktirde bir daha bu sorunu yaşamayacağınızdan emin olabilirsiniz.2 Eylül 2008 Salı
18 Ağustos 2008 Pazartesi
Erkeklerin Boşalmasını Hızlandıran Nedenler
-Genç olmak,-Romantik, içgüdüleri zayıf ve mantığıyla hareket eden erkekler,-Heyecanlanmak,-Uzun süren cinsel perhizler sonrası kurulan cinsel ilişkiler,-Partnerinin daha istekli olması,-Yeni evlenmiş veya hiç cinsel ilişkide bulunmamış olmak,-Cinsel ilişki yoğunluğunun azalması,-Cinsel birleşme esnasındaki gidip gelmelerin hızlanması,-Kaygılı ve sinirli ruh hali,-Aşırı istekli olmak veya aşırı cinsel isteğin verdiği gerginlik,-Eve günün stresinden bunalmış, yorgun ve sıkıntılı bir halde gelmek,-Performans anksiyetesi yani başarısızlık korkusu,-Partner olarak seçilmiş kadının cinsel isteksizliği,-Cinsel zevke önem vermeyen kadınlarla, hayat kadınlarıyla veya yakalanma korkusu olan bir ortamda kız arkadaşlarla yaşanan erken cinsel deneyimler,-Devamlı alışılmış partnerle değil de ek olarak başka bir partnerle ilişkiye girme,-Sorunlu veya bozuk giden evlilikler,-Sertleşme bozukluğu olacağı endişesi vb.
Erken Boşalmanın Başlıca Nedenleri
Kısaca erken boşalmanın başlıca nedenleri şu şekilde sıralanabilir:-Gençlik çağlarında uygunsuz ortamlarda yapılan mastürbasyonlar,-Cinsel mitler yani hurafeler,-Cinsel ilişki konusunda tecrübesizlik,-Yorgunluk, sıkkınlık, kızgınlık ve tedirginlik,-Cinsellikle ilgili gerçekçi olmayan beklentiler,-Cinsel uyarım eksikliği,-Gerekli koşulların sağlanamaması,-Sertleşmiş penise verilen orantısız önem,-Cinsel açıdan baskı altında yetişme,-Aşırı cinsel isteğin verdiği gerginlik,-Günah işleme veya suçluluk duygusu,-Hastalık kapma korkusu,-Partnerin anlaşılamayan korkusu veya reddetmesi,-Gebe bırakma korkusu,-Kastrasyon anksiyetesi,-Partnerin hayal kırıklığı korkusu,-Vajinanın aşılamama korkusu,-Kadına karşı isteksizlik,-Partnerle çatışma,-Başkaları tarafından mahrem yerlerinin keşfedilme korkusu,-Partnere aşırı ilgi, bağlılık ve sevgi,-Para karşılığı kurulan ilişkiler veya genelev alışkanlığı,-Cinsel uyumsuzluk,-Bilinçaltında yatan cinsel ilişki ile ilgili olumsuz düşünceler,-Prostatit, üretrit vb. hastalıklar,-Penil hipersensitivite,-T12-L1 düzeyindeki nörolojik yaralanmalar,-Narkotik veya antipsikotik tedavinin aniden kesilmesi vb.
Etiketler:
erken boşalmanın başlıca nedenleri
17 Ağustos 2008 Pazar
Erken Boşalmanın Tedavi Yöntemleri - 2
Erken Boşalma Sorunu Tedavi Seçeneklerini şöyle sıralayabiliriz:
Boşalmayı geciktirmek amacı ile çeşitli ilaçlar denenmiştir. Lokal uyuşturucu kremler veya spreyler bunların başında gelmektedir. Ancak sadece penisin üzerindeki sinir uçlarını uyuşturmak fazla yarar sağlamaz.
Sertleşme ve boşalma tüm otonom sinir sistemini ilgilendirmektedir. Esas büyük cinsel organın iki bacak arasında değil, iki kulak arasında olduğunu söyleyenlerin iddiasını hafife almamak gerekir. Ayrıca bu tür ilaçlar, lokal uyuşturucu etkisi ile boşalmayı geciktirmekten çok penisin duyarlığını azalttığı için, temastan duyulan cinsel zevki azaltmaktadır. Bu lokal uyuşturucu maddeler cinsel birleşme esnasında vajen duvarından emilerek bu dokuların hassasiyetini azalttıklarından, kadının orgazm olmasında gecikmeye yol açmakta ve sorunu adeta pekiştirmektedir. Bu yüzden bu tür sprey ve kremler tıbbi pratikte terk edilmiştir.
Son zamanlarda depresyon tedavisinde kullanılan bazı ilaçların yan etki olarak boşalmayı geciktirdiği fark edilmiş ve bu ilaçlar tedavide kullanılmaya başlanmıştır. Bu ilaçlardan hastalar yarar görmektedir. Ancak boşalma kontrolünde sırf ilaca dayalı bir tedavi yararlı olsa da, ömür boyu ilaç kullanmanın zorluğu nedeniyle cazip görülmemektedir. Aslında boşalmayı kontrol edebilme bir öğrenme sorunudur. Hastanın bu öğrenimine yardımcı olmak amacıyla ilaçla tedavi edilmesi, veya daha doğru bir ifade ile, tedaviye ilaç eklenmesi doğru bir yaklaşımdır. Amcak esas olan, erkeğin kendini ve eşini memnun edecek şekilde boşalmasını kontrol edebilmeyi öğrenmesidir.
Her erkek aynı duyarlıkta değildir ve aynı cinsel tepkiyi vermediği bir gerçektir. Yukarıda belirtildiği gibi, fazla cinsel heyecan duyan ve psikolojik anksiyete içindeki erkekler daha erken boşalır. Öyleyse, boşalmayı kontrol etmek öğrenimi içinde öncelikle cinsel heyecanı yatıştırma ve sakinleşmek gelir. Hem zihnen hem bedenen gevşemek, sakinleşmek önemli oranda yardımcıdır. Sık cinsel birleşmede bulunmak boşalma aralarını ve dolayısı ile duyarlılığı azaltacaktır.
Cinsel birleşme anında erkeğin pozisyonunun boşalma üzerine etkisi vardır. Bu yüzden bazı pozisyonlarda boşalma daha hızlı olmaktadır. Erkeğin üstte olduğu klasik cinsel birleşme pozisyonu boşalmanın geciktirilmesi için elverişli bir pozisyon değildir. Daha rahat olduğu, kolay gevşeyebildiği ve efor harcamadığı bir pozisyonda erkek boşalmasını daha rahat kontrol edebilir.
Tedavi için önerilen en basit yöntem, sevişme esnasında erkeğin boşalma anına yaklaştığını hissettiği zaman, penisin ucunu iki parmağı arasında sıkarak vücuttaki cinsel heyecanın azalmasını bir süre beklemesi ve yeteri kadar gevşedikten sonra tekrar sevişmeye başlamasıdır. Bu yöntem uygulanırken bekleme anında derin derin nefes alınmasının da yararı olmaktadır. Ayrıca seks terapistleri tarafından bu tür şikayeti olan çiftlere bir takım öğrenme egzersizleri yaptırılmaktadır.Sevişme süreniz, partnerinizin erken boşalma problemi yüzünden çok mu kısa sürüyor ? Bu problem yüzünden sevişmeleriniz eski heyecanını yitirdi mi ? Oysa sevişme süresini uzatmak ve erken boşalmayı önlemek pekala mümkün!
Erken boşalma, sık rastlanan ama kolay tedavi edilebilen cinsel sorunlar arasında yer alıyor. Psikolojik tedavi ve birkaç basit teknikle erken boşalma endişesinden sıyrılıp, sevişmenin sizin için doğal bir zevk halini almasını sağlayabilirsiniz.
Aslında erken boşalma, kişiden kişiye değişen bir kavram. Bazıları 30 saniyede boşalırken, bazıları bunu daha uzun sürdürebiliyorlar. Uzmanlar ortalama sevişme süresinin evli erkekler için üç dakika civarında olduğunu söylüyor. Gerçekte partneriniz sevişmeyi, başlar başlamaz sonlandıramıyorsa, erken boşalma sorunu yok demektir.
Erken boşalma tıp literatürlerinde, sevişme esnasında varılan doruk noktasını, eşini tatmin etmeyi bekleyecek kadar uzatamama olarak tanımlıyor. Bazı erkekler, kadının orgazmı yaşayabilmesi için vajinal ilişkinin yanı sıra elle uyarımın da gerekli olduğu gerçeğini görmezlikten geliyor. Bu da cinsel iletişimsizliği başlatan süreçte yapılan en ciddi hatalar arasında yer alıyor. Sonuç olarak erkek kendini kontrol edemediği için büyük bir suçluluk duygusuna kapılıyor.Batılı bilimadamları erken boşalmanın anormal bir durum olmadığını, bu karakterin bize atalarımızdan geçtiğini söylüyorlar. Erken boşalmanın merkezi sinir sistemiyle yakından ilgili olduğunu da…. Sinir sistemimiz iki kısımdan oluşur. İstemimiz dahilinde çalışan kısmı cinsel ilişki sırasında sertleşmeyi, istem dışı çalışanı ise boşalmayı yönetir. Sağlıklı bir erkekte her iki kısım uyumlu bir şekilde çalışır ve günlük davranışları yönetirler. Erken boşalan bir erkekte büyük bir olasılıkla istemdışı sinirler daha baskın, uzun süre ereksiyon halinde kalanlarda ise istem dahilindeki sinirler daha baskın çalışır. Ayrıca erkeğin kişilik özellikleri de cinsel hayatında önemli rol oynar. Örneğin romantik tipli ve cinsel içgüdüleri zayıf olanlarla, mantığıyla hareket eden erkekler, erken boşalma riskiyle daha fazla karşı karşıyadır.Uzun süre ereksiyon halinde kalamamanın temel sebeplerinden biri de mastürbasyonu fazlaca deniyor olmak. Eğer bir erkek 13 yaşında kendi kendini tatmin etmeye başlıyor ve bunu sıkça yapıyorsa, 20′li yaşlara geldiğinde karşı cinsle girdiği cinsel ilişkilerde problemler yaşama olasılığı oldukça yüksektir. Çünkü erkek küçük yaşlardan beri kendini bu şekilde boşalmaya şartlamıştır ve cinsel ilişkiye başladıktan sonra tek amacı bunu bir an önce sonlandırmaktır. Diğer bir neden de kadının cinsel isteksizliğidir.
Erken boşalma, tedavisi en kolay cinsel sorunlardan biri. Eşlerin beraberce katılacağı bir psikolojik terapide, tedavinin başarı ile sonuçlanma şansı yüzde 90 oranında artabiliyor. Bugün için bilinen tedavi yöntemleri ise şunlar:
Penis ucunun hassasiyeti lokal uyuşturucularla azaltılabilir. Bunları çok sık kullanmak da sakıncalıdır. Bu yüzden geciktiricileri nadiren kullanın ve kullandığınız zaman prezervatif takmayı ihmal etmeyin.
Erkek doruğa yaklaştığını hissettiği anda kendini geri çeker ve penisin ucunu parmaklarıyla 3-5 saniye sıkarsa boşalma geciktirilebilir. Bu yöntem ereksiyonu yüzde 10 ile 30 oranında azaltır ve belli bir süre uygulandığında erkeğin kendini kontrol yeteneğini artırır.
Eski çağlarda Çinliler, boşalmayı geciktirmek için “Oynak Yol” adını verdikleri yöntemi uygularlardı: Erkek boşalacağını anladığı zaman sol elin baş ve orta parmaklarıyla, testis ve anüs arasında kalan bölgeyi derince bastırır. Bu arada nefesini ona kadar sayarak tutar ve verir. Bir-iki kez tekrarlandığında erteleme gerçekleşir.
Zamansız bir boşalmayı engellemek istiyorsanız, o an başka şeyler düşünmeye çalışın. Örneğin 50′ye kadar sayın, o gün ne yediğinizi düşünün ya da günlerden hangisi olduğunu hatırlamaya çalışın.
Boşalmayı geciktirmek amacı ile çeşitli ilaçlar denenmiştir. Lokal uyuşturucu kremler veya spreyler bunların başında gelmektedir. Ancak sadece penisin üzerindeki sinir uçlarını uyuşturmak fazla yarar sağlamaz.
Sertleşme ve boşalma tüm otonom sinir sistemini ilgilendirmektedir. Esas büyük cinsel organın iki bacak arasında değil, iki kulak arasında olduğunu söyleyenlerin iddiasını hafife almamak gerekir. Ayrıca bu tür ilaçlar, lokal uyuşturucu etkisi ile boşalmayı geciktirmekten çok penisin duyarlığını azalttığı için, temastan duyulan cinsel zevki azaltmaktadır. Bu lokal uyuşturucu maddeler cinsel birleşme esnasında vajen duvarından emilerek bu dokuların hassasiyetini azalttıklarından, kadının orgazm olmasında gecikmeye yol açmakta ve sorunu adeta pekiştirmektedir. Bu yüzden bu tür sprey ve kremler tıbbi pratikte terk edilmiştir.
Son zamanlarda depresyon tedavisinde kullanılan bazı ilaçların yan etki olarak boşalmayı geciktirdiği fark edilmiş ve bu ilaçlar tedavide kullanılmaya başlanmıştır. Bu ilaçlardan hastalar yarar görmektedir. Ancak boşalma kontrolünde sırf ilaca dayalı bir tedavi yararlı olsa da, ömür boyu ilaç kullanmanın zorluğu nedeniyle cazip görülmemektedir. Aslında boşalmayı kontrol edebilme bir öğrenme sorunudur. Hastanın bu öğrenimine yardımcı olmak amacıyla ilaçla tedavi edilmesi, veya daha doğru bir ifade ile, tedaviye ilaç eklenmesi doğru bir yaklaşımdır. Amcak esas olan, erkeğin kendini ve eşini memnun edecek şekilde boşalmasını kontrol edebilmeyi öğrenmesidir.
Her erkek aynı duyarlıkta değildir ve aynı cinsel tepkiyi vermediği bir gerçektir. Yukarıda belirtildiği gibi, fazla cinsel heyecan duyan ve psikolojik anksiyete içindeki erkekler daha erken boşalır. Öyleyse, boşalmayı kontrol etmek öğrenimi içinde öncelikle cinsel heyecanı yatıştırma ve sakinleşmek gelir. Hem zihnen hem bedenen gevşemek, sakinleşmek önemli oranda yardımcıdır. Sık cinsel birleşmede bulunmak boşalma aralarını ve dolayısı ile duyarlılığı azaltacaktır.
Cinsel birleşme anında erkeğin pozisyonunun boşalma üzerine etkisi vardır. Bu yüzden bazı pozisyonlarda boşalma daha hızlı olmaktadır. Erkeğin üstte olduğu klasik cinsel birleşme pozisyonu boşalmanın geciktirilmesi için elverişli bir pozisyon değildir. Daha rahat olduğu, kolay gevşeyebildiği ve efor harcamadığı bir pozisyonda erkek boşalmasını daha rahat kontrol edebilir.
Tedavi için önerilen en basit yöntem, sevişme esnasında erkeğin boşalma anına yaklaştığını hissettiği zaman, penisin ucunu iki parmağı arasında sıkarak vücuttaki cinsel heyecanın azalmasını bir süre beklemesi ve yeteri kadar gevşedikten sonra tekrar sevişmeye başlamasıdır. Bu yöntem uygulanırken bekleme anında derin derin nefes alınmasının da yararı olmaktadır. Ayrıca seks terapistleri tarafından bu tür şikayeti olan çiftlere bir takım öğrenme egzersizleri yaptırılmaktadır.Sevişme süreniz, partnerinizin erken boşalma problemi yüzünden çok mu kısa sürüyor ? Bu problem yüzünden sevişmeleriniz eski heyecanını yitirdi mi ? Oysa sevişme süresini uzatmak ve erken boşalmayı önlemek pekala mümkün!
Erken boşalma, sık rastlanan ama kolay tedavi edilebilen cinsel sorunlar arasında yer alıyor. Psikolojik tedavi ve birkaç basit teknikle erken boşalma endişesinden sıyrılıp, sevişmenin sizin için doğal bir zevk halini almasını sağlayabilirsiniz.
Aslında erken boşalma, kişiden kişiye değişen bir kavram. Bazıları 30 saniyede boşalırken, bazıları bunu daha uzun sürdürebiliyorlar. Uzmanlar ortalama sevişme süresinin evli erkekler için üç dakika civarında olduğunu söylüyor. Gerçekte partneriniz sevişmeyi, başlar başlamaz sonlandıramıyorsa, erken boşalma sorunu yok demektir.
Erken boşalma tıp literatürlerinde, sevişme esnasında varılan doruk noktasını, eşini tatmin etmeyi bekleyecek kadar uzatamama olarak tanımlıyor. Bazı erkekler, kadının orgazmı yaşayabilmesi için vajinal ilişkinin yanı sıra elle uyarımın da gerekli olduğu gerçeğini görmezlikten geliyor. Bu da cinsel iletişimsizliği başlatan süreçte yapılan en ciddi hatalar arasında yer alıyor. Sonuç olarak erkek kendini kontrol edemediği için büyük bir suçluluk duygusuna kapılıyor.Batılı bilimadamları erken boşalmanın anormal bir durum olmadığını, bu karakterin bize atalarımızdan geçtiğini söylüyorlar. Erken boşalmanın merkezi sinir sistemiyle yakından ilgili olduğunu da…. Sinir sistemimiz iki kısımdan oluşur. İstemimiz dahilinde çalışan kısmı cinsel ilişki sırasında sertleşmeyi, istem dışı çalışanı ise boşalmayı yönetir. Sağlıklı bir erkekte her iki kısım uyumlu bir şekilde çalışır ve günlük davranışları yönetirler. Erken boşalan bir erkekte büyük bir olasılıkla istemdışı sinirler daha baskın, uzun süre ereksiyon halinde kalanlarda ise istem dahilindeki sinirler daha baskın çalışır. Ayrıca erkeğin kişilik özellikleri de cinsel hayatında önemli rol oynar. Örneğin romantik tipli ve cinsel içgüdüleri zayıf olanlarla, mantığıyla hareket eden erkekler, erken boşalma riskiyle daha fazla karşı karşıyadır.Uzun süre ereksiyon halinde kalamamanın temel sebeplerinden biri de mastürbasyonu fazlaca deniyor olmak. Eğer bir erkek 13 yaşında kendi kendini tatmin etmeye başlıyor ve bunu sıkça yapıyorsa, 20′li yaşlara geldiğinde karşı cinsle girdiği cinsel ilişkilerde problemler yaşama olasılığı oldukça yüksektir. Çünkü erkek küçük yaşlardan beri kendini bu şekilde boşalmaya şartlamıştır ve cinsel ilişkiye başladıktan sonra tek amacı bunu bir an önce sonlandırmaktır. Diğer bir neden de kadının cinsel isteksizliğidir.
Erken boşalma, tedavisi en kolay cinsel sorunlardan biri. Eşlerin beraberce katılacağı bir psikolojik terapide, tedavinin başarı ile sonuçlanma şansı yüzde 90 oranında artabiliyor. Bugün için bilinen tedavi yöntemleri ise şunlar:
Penis ucunun hassasiyeti lokal uyuşturucularla azaltılabilir. Bunları çok sık kullanmak da sakıncalıdır. Bu yüzden geciktiricileri nadiren kullanın ve kullandığınız zaman prezervatif takmayı ihmal etmeyin.
Erkek doruğa yaklaştığını hissettiği anda kendini geri çeker ve penisin ucunu parmaklarıyla 3-5 saniye sıkarsa boşalma geciktirilebilir. Bu yöntem ereksiyonu yüzde 10 ile 30 oranında azaltır ve belli bir süre uygulandığında erkeğin kendini kontrol yeteneğini artırır.
Eski çağlarda Çinliler, boşalmayı geciktirmek için “Oynak Yol” adını verdikleri yöntemi uygularlardı: Erkek boşalacağını anladığı zaman sol elin baş ve orta parmaklarıyla, testis ve anüs arasında kalan bölgeyi derince bastırır. Bu arada nefesini ona kadar sayarak tutar ve verir. Bir-iki kez tekrarlandığında erteleme gerçekleşir.
Zamansız bir boşalmayı engellemek istiyorsanız, o an başka şeyler düşünmeye çalışın. Örneğin 50′ye kadar sayın, o gün ne yediğinizi düşünün ya da günlerden hangisi olduğunu hatırlamaya çalışın.
Erken Boşalmayı Nasıl Çözebilirim?
Psikanalistler küçük erkek çocukların ve yeni yetişkinlerin düşlerini incelediğinde, erkek cinsiyetin düşte saldırgan bir tutum gösterdiğini ortaya çıkarmışlardır Erkek çocuk ve delikanlılar düşlerinde kendilerini çoğunlukla bir kılıç ya da bir ateşli silâh olarak görürler. Bu görüntü erkek cinsiyetin penis sokmaya ve meni fışkırtmaya yönelik etkin işlevini simgelemektedir. Küçük çocuğa penisinin “tehlikeli” ya da “kötü” olduğu söylenirse, çocuk bu organdan yararlanmanın kendisine zarar verebileceği kanısına ka pılır ve bu kanıyı bilinçaltında korur. Normal cinsel saldırganlığı konusunda kapıldığı suçluluk duygusu, .içgüdüsünün kendisini “başarısız davranış”a yönelteceği korkusu, giderek onu bir kadını doyurmak için gerekli süredeki bir cin sel etkinlikten saptırır. Böylece erken boşalmayı, saldırganlığının gelişimini zaman içinde sınırlamayı sağlayan bir ruhsal taktik olarak benimser. Yukarıda açıklananın karşıtı olan işlevsel bozukluk ise “geç meni gelmesi” ya da “geç boşalma” adıyla bilinir. Bu durumdaki bir erkek nispeten kısa bir zaman süresi içinde cinsel doyuma ulaşamaz. Bu bozukluk meni fışkırtma yeteneksizliği olarak beliren meni yokluğu na kadar varabilir. Erken meni gelmesiyle aynı psikolojik kökenlere bağlanan bu bozukluk erken meni gelmesi durum larından daha az görülür. İster gecikme, isterse yeteneksizlik sözkonusu olsun, erkek kendi cinsel etkinliğinden derin bir korku duyar. Bu korkunun temelinde kadını gebe bırakma korkusu yer almaktadır. Bu durumda, erkek cinsel doyuma ancak kendi kendini doyurmayla ya da erotik düşler sonucu uykuda meni gelmesiyle ulaşır. Çocuk sahibi olmak is teyen çiftler için bu anormallik çok ciddidir.Bazı psikiyatri uzmanlarına göre; boşalma bozukluğu durumunda erkekler, saldırganlıklarından doğan korkunun dışın da, bir de kadına karşı gizli bir düşmanlık duyarlar. Çok aceleci olan erkek, kadını bütün zevkinden yoksun ederek, ondan herhangi bir nesne gibi yararlanır Çok yavaş bir erkek ise, kendisini kadına tam anlayışla verir, ama onun anne olma hakkını reddedercesine boşalmaktan kaçınır, özellikle bu son davranışta, psikiyatri uzmanları erkeğin normal cinsel isteklerine yasaklamalar ve ahlaksal baskılar getiren kadından intikam alma isteği görürler. Cinsel yönden tutuk bir erkek genellikle aynı tutuklukları gösteren bir kadını eş olarak seçer. Cinselliği bir kötülük ya da utanç kaynağı olarak gören kadın, dengesiz davranışlı bir erkeğe çoğu kez sınırlı bir hoşgörü gösterebilir ve onun yetersizliklerine başka bir kadından daha kolay tahammül eder.Bununla birlikte, nisbeten dengeli olan bu durum bütün bir yaşam boyu sürüp gidemez. İlk evlilik yıllarından sonra, o zamana kadar cinsel etkinliğe ilgisiz kalan bir kadın uyanabilir. Kocasının bencilliğini kınamaya başlayabilir. Bunun sonucu olarak çatışma büyür ve evlilik gitgide fırtınalı bir döneme girer. Erkek bir başka tür cinsel bozukluk daha gösterebilir. Çocuklukta yoğunlaşıp yerleşmiş olan eşe “kötülük yapma” korkusu onu cinsel birleşmede pasif davranmaya itebilir. Bu durumda, karısının kendisini zorlamasını, tahrik etmesini is ter. Ancak bunu belli etmeden yapmasını ilk hareketlerin yine erkekten geldiği izlenimini uyandırmasını ister. Bu bozukluk daha çok, çocukluğu cinselliğin gelişmesine uygun olmayan ve cinselliği kötü ve utanç verici olarak kabul eden bir ortamda geçen erkeklerde görülür. Bu erkekler kaba ve acemi bir koca tarafından düş kırıklığına uğratılmış bir annenin elinde büyümüşlerdir ve babalarına karşı annelerini tutmaya alıştırılmışlardır. Bu erkekler, koca ve baba rolünü yüklenme gereksinmesini duymazlar. Onlar için erken boşalma, annelerine benzeyen kadının sert bir biçimde tepki göstereceği bu erkeklik rolünü elden gel diğince kısaltmanın çaresidir. Böyle bir ruhsal tutumun kökeni küçük çocukluktaki makat evresine kadar inebilir. Çocuk bu evrede dışkılama işlevini denetlemeyi öğrenir. Bu dönemde çocuk annesiyle bir tür kuvvet denemesine girişir. Anne onu “temiz” olmağa zorlar, çocuk da bu zorlamaya karşı direnir Zihinsel yapısı çocuğu gereksinmesini “temiz” bir biçimde gidermekle annesine iyilik, altını kirleterek gidermekle de “kötülük” yaptığını düşünmeye iter. Yetişkin erkekte de sidik ya da meni çıkarımı bilinçaltı düzeyinde benzer biçimde duyulabilir. Böyle sidiğini tutamama gibi bir işlevsel bozukluğu olan erkek çocukda sonraları erken boşalma görülebilir.Bu bozukluğun en tipik biçimi, meni fış kırmasının cinsel birleşmeden önce mey dana gelmesi ve bu yüzden de cinsel birleşmenin gerçekleşememesidir. Böylece erkek kadına karşı olan düşmanlığını bilinçsiz bir biçimde göstererek onu zevkten yoksun bırakır ve “kirletir”. Birçok toplumda görülen bu kadını küçümseme psikolojisi kaynağını erkekteki derin.bir iç sıkıntısından alır. Erkeğin bilinçaltında, düş gücü kadının dölyolu-na korkutucu bir güç vermekte ve dölyo lunun penisi hapsedeceği, böylece penis sahibinin hadım olacağı korkusunu uyandırmaktadır. Bundan başka, erkek ilk beslenme kaynağı olan kadın göğsünü de bilinçsiz olarak kıskanır. Bu göğüsün özlemini her zaman duyar. Annesiy le olan güven verici birliğinin mutlu anlarını, meme emmeden aldığı cinsel zevki ve besinsel doyumu hiçbir zaman zir ninden silemez.Böyle bir bütünlük yeniden doğamaya-cağı için, bazı erkekler, bilinçlatı üzüntülerinin etkisiyle penisleriyle anne göğsü arasında bir benzerlik, bir ortak özellik bulurlar. Bu ortak özellik, her iki organın da beyaz bir sıvı çıkarmasıdır. Böyle erkekler cinsel ilişki sırasında tohumlarını kadına hızla boşaltmaktan büyük bir zevk duyarlar.Penisle göğüs ve meniyle süt arasında, erkek tarafından sık sık kurulan benzerliğin birçok efsane de yer aldığını görmek oldukça ilginçtir.Böylece, çocuklukta oluşan ruhsal itilimler kişide derin ve silinmez izler bırakır. Bu itilimler, bütün yaşam boyunca davranışın bütünü üzerinde şu veya bu biçimde etki yaparlar.İnsanın cinsel olgunluğa doğru yol alan evriminde etkili olurlar.Bu bilinçdışı mekanizmalar konumundaki bilgilerin, az ya da çok ciddi bir erkek cinsel yetersizliğini açıklamayı ve özellikle de tedavi etmeyi ve iyileştirmeyi ne ölçüde sağlayacağı düşünmeye değer bir noktadır. Hasta bir erkeği tedavi etmek için derinleştirilmiş kişisel bir araştırma gerekirse, bunu bir psikanalistin yapması doğru olur. Bununla birlikte uzun ve masraflı olan böyle bir tedaviyi istemeyen bir erkek davranışı üzerinde düşünerek ve belleği aracılığıyla durumunun nedenlerini araştırarak kendini daha iyi tanımaya çalışabilir. Bir bozukluğun kökenini keşfetmek, her zaman değilse de, bazen bu bozukluğun ortadan kaldırılmasına ya da hiç olmazsa önemsenir olmaktan çıkarılmasına yardım eder. Hasta önceleri aşırı önem verdiği şeyleri, gerçeği anladıktan sonra normal boyutlarıyla görmeğe ve doğru olarak değerlendirmeğe çalışabilir. Kişinin kendisini iyice anlaması bazen yeni bir davranışa yönelmesi için ilk adım olabilir. Doğru yargılama, zaman, etkili bir tıbbî destek ve çevreden ilgi görme gibi etkenlerden yararlanarak, yeni bir davranışa yönelmek güç ama olanaksız değildir.Koca az ya da çok ciddi bir cinsel yetersizlikten yakındığı zaman çiftin durumu ne olur? Cinsel ilişki gün geçtikçe artan bir korku kaynağı olur. Erkek ve kadın her cinsel birleşmeye bir zevk kaynağı olarak değil yeni bir deneme olarak bakarlar. Masters ve Johnson’a göre, erkeğin yetersizlik gösterdiği çiftler çoğu zaman kötü bir yola saparlar, önceki başarısızlıklarıyla gururu kırılan erkek sevişme sırasında eşini daha çok uyarmaya çabalar. Ama bu uyarıya kendisi de ilgisiz kalamadığından kendi uyarımı da artar. Eşler birleşme anına geldiklerinde cinsel doyumun eşiğindedirler. Erkek boşalmayı elinden geldiğince geciktirmeye çalışır, ama başaramaz. Kadın cinsel doyumdan yoksun kalır ve bazen bu durumdan yakınır. Yeteneklerinden gitgide daha çok kuşku duyan erkek yeniden bir suçluluk duygusuna kapılmamak için cinsel birleşme aralarını gittikçe uzatır. Oysa, ilişkilerin seyreltilmesi cinsel birleşme sırasında hemen doyuma ulaşma gereksinmesini daha da etkili bir hale getirir. Böylece bir kısır döngü orta ya çıkar ve erkek bu durumu bir alın yazısı olarak kabul etmek zorunda kalır. Çiftin durumu gittikçe kötüleşir ve sonunda mutsuz beraberliklerini bozmayı bile düşünürler.Bununla birlikte, tedavi edilmeyi kabul eden çiftlerin sayısı hergün artmaktadır. Avrupa’da psikoterapiye henüz pek baş vurulmamaktadır. Amerika Birleşik Devletlerinde ise Saint Louis kliniğinde yeni bir yöntem uygulanmaktadır. Kadındaki cinsel soğukluğun tedavisinde olduğu gi bi bu durumda da karı koca birlikte tedavi edilir. Eşler biri erkek, biri kadın iki doktor tarafından dinlenirler.Durum cinsel yönden olduğu kadar psikolojik yönden de açıklığa kavuşturulur. Kadına erkek anatomisi ve fizyolojisiyle ilgili bazı temel kavramlar öğretilir. Erkeğin heyecansal tepkileri de kadına açıklanır Eşine yardım etmesi için, kadının önyargılarının çoğundan kurtulması gerekir. Kocasının iyileşmesine yardım etmek için sabır, hoşgörü ve sevgi göstermesi gerektiği gibi cinsel ilişkiye aktif olarak katılma zorunluğunu da kabul etmesi ge rekir.Çekingenlik,utangaçlık ve nefret gibi duyguları bir yana bırakması istenir.Saint Louis kliniğindeki cinselbilimciler kocaları hasta olan hemen hemen bütün kadınların tedaviye hiçbir şey gizlemeden katıldıklarını, herşeyi, hatta ilk aşklarının kökenlerini dahi açıkladıklarını belirtmektedirler. Bu kadınlar sadece güç durumdaki bir erkeği değil, aynı zamanda evliliklerini ve ocaklarını korumanın bilincindedirler. Kadının cömertçe yardımı, çoğu zaman, sevdiği er keği iyileşmeye doğru götürür. “Kötü” ve “hadım edici” kadın imgesi erkekte yavaş yavaş silinir. Böylece çiftin yaşamı zenginleşir. Kadın o zamana kadar sahip olmadığı bir takım cinsel yetenekler geliştirmiştir, kocasınırr ve doktorların onaylamasıyla, bir cinsel ustalık kazanmıştır. Tedavinin içerdiği oyunlar, her iki eş için, bir aşk çıraklığı sayılabilir. Çıraklar bir süre sonra belli bir düzeye erişirler, sevişmeyi öğrenirler, tekrar birbirlerine aşık olurlar. Şunu da belirtmek gerekir ki, en uyumlu çiftlerin bile cinsel yaşamında gölgelenmeler olabilir. Bu bunalımları aşmayı ve eşler arası bağları daha da güçlü kılmayı sağlayacak erdemler her zaman için sevgi, sabır ve karşılıklı anlayıştır.
Erken Boşalma Sebep ve Sonuçları
Erken boşalma sorunu olan erkeklerin eşlerine güven duymadığını, bu nedenle de boşanma oranlarının arttığı belirtildi!
Abant İzzet Baysal Üniversitesi Tıp Fakültesi Üroloji Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Ahmet Metin, erken boşalma sorunu olan erkeklerin eşlerine güven duymadığını, bu nedenle de boşanma oranlarının arttığını söyledi. Erkeklerde en sık görülen cinsel fonksiyon bozukluğunun erken boşalma olduğunu belirten Prof. Dr. Metin, “Erken boşalma, erkeklerin en ufak bir cinsel uyarıyla kişinin istemi olmaksızın ve kontrolü dışında boşalmasıdır. Cinsel ilişkinin kişilere yeterince zevk alınacak süre kadar geciktirilememesi de erkeklerde utanma ve partnerini doyuma ulaştıramama duygusu, kadınlarda ise hayal kırıklığına neden olmaktadır. Evliliklerin çoğu, erken boşalma problemi nedeniyle boşanmayla bitmektedir'' dedi. Prof. Dr. Metin, yabancı kaynaklı bir araştırmada Alman erkeklerin 6.9 dakika, Fransızların 9.3 dakika, İtalyanların 9.6 dakika, Amerikalıların ise 13.6 dakikada boşaldıklarının belirlendiğini açıklayarak, şunları söyledi: “Türk erkeklerinin de en büyük sorunu erken boşalmadan kaynaklanıyor. Erken boşalma sorunu olan erkeklerin çoğu bu durumu psikolojik bir olay olarak görmekte, partnerlerini elle veya cinsel objelerle uyarma yoluna gitmektedir. Erken boşalma sorunu olan erkekler eşlerine güven duymamakta, bu nedenle de boşanma oranları artmaktadır.'' Araştırmada, 2 bin 648 erkekte cinsel ilişkilerin yüzde 50’sinden fazlasından erken boşalma sorunu tespit edildiğini de söyleyen Prof. Dr. Metin, “Erken boşalma sorunu olan erkekler, doktora başvurma yerine kendi kendilerine birçok yöntem uygulamakta. Bu da kişinin cinsel duygularında azalma, duygusal, sağlık ve sosyal ilişkilerde problem yaşamasına neden olmakta, psikolojik nedeniyle de eşiyle boşanma yolunu seçmektedirler'' diye konuştu. Benzer bir araştırmanın şimdiye kadar Türk erkekleri üzerinde yapılmadığı da belirtildi.
Abant İzzet Baysal Üniversitesi Tıp Fakültesi Üroloji Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Ahmet Metin, erken boşalma sorunu olan erkeklerin eşlerine güven duymadığını, bu nedenle de boşanma oranlarının arttığını söyledi. Erkeklerde en sık görülen cinsel fonksiyon bozukluğunun erken boşalma olduğunu belirten Prof. Dr. Metin, “Erken boşalma, erkeklerin en ufak bir cinsel uyarıyla kişinin istemi olmaksızın ve kontrolü dışında boşalmasıdır. Cinsel ilişkinin kişilere yeterince zevk alınacak süre kadar geciktirilememesi de erkeklerde utanma ve partnerini doyuma ulaştıramama duygusu, kadınlarda ise hayal kırıklığına neden olmaktadır. Evliliklerin çoğu, erken boşalma problemi nedeniyle boşanmayla bitmektedir'' dedi. Prof. Dr. Metin, yabancı kaynaklı bir araştırmada Alman erkeklerin 6.9 dakika, Fransızların 9.3 dakika, İtalyanların 9.6 dakika, Amerikalıların ise 13.6 dakikada boşaldıklarının belirlendiğini açıklayarak, şunları söyledi: “Türk erkeklerinin de en büyük sorunu erken boşalmadan kaynaklanıyor. Erken boşalma sorunu olan erkeklerin çoğu bu durumu psikolojik bir olay olarak görmekte, partnerlerini elle veya cinsel objelerle uyarma yoluna gitmektedir. Erken boşalma sorunu olan erkekler eşlerine güven duymamakta, bu nedenle de boşanma oranları artmaktadır.'' Araştırmada, 2 bin 648 erkekte cinsel ilişkilerin yüzde 50’sinden fazlasından erken boşalma sorunu tespit edildiğini de söyleyen Prof. Dr. Metin, “Erken boşalma sorunu olan erkekler, doktora başvurma yerine kendi kendilerine birçok yöntem uygulamakta. Bu da kişinin cinsel duygularında azalma, duygusal, sağlık ve sosyal ilişkilerde problem yaşamasına neden olmakta, psikolojik nedeniyle de eşiyle boşanma yolunu seçmektedirler'' diye konuştu. Benzer bir araştırmanın şimdiye kadar Türk erkekleri üzerinde yapılmadığı da belirtildi.
Erken Boşalma Hakkında Herşey
Erken boşalma 40 yaşa kadar olan erkeklerde en sık rastlanan cinsel işlev bozukluğudur. Konu üzerinde çalışan uzmanların çoğu, erken boşalmayı cinsel ilişkide bulunan çiftin her ikisinin de isteğinden önce meydana gelen bir durum olarak ele almaktadırlar. Böylesine geniş bir tanımlama, cinsel ilişkinin süresi ve orgazmın (boşalmanın) gerçekleşmesi için gereken sürenin kesin bir sınırının olmadığını vurgular. Çünkü her ikisi de ilişkide bulunan kişilere özgü ve oldukça değişken doğada görülebilen olgulardır. Girilen cinsel ilişkilerin %50’sinden fazlasında yaşanan erken boşalma, genellikle cinsel işlev bozukluğu olarak değerlendirilir ve tedavi edilmesi uygun olabilir.Yukarıda sözü edilen ilişkinin ve orgazma ulaşmanın süresinin değişken ve kişiye özgü oluşunu örneklendirmek gerekirse, 8 dakikalık ilişki ( intercourse) sonrasında orgazma ulaşan bir erkeğin cinsel partnerinin 5 dakikada orgazma ulaşması durumunda her ikisinin de doyuma ulaştığı ve tatmin oldukları söylenebilir. Buna karşılık boşalmayı 20 dakika kadar geciktirebilen bir erkeğin, cinsel partnerinin orgazma ulaşabilmesi için 35 dakikaya ihtiyacı olması durumunda bekleyemeyerek boşalması, erken boşalma olarak değerlendirilebilmektedir. İkinci örnekte, doğrudan cinsel birleşme (intercourse) çift için cinsel uyarımın tek yolu ise o zaman, erkeğin erken boşalması ve kadının hiçbir zaman orgazma erişememesi durumu söz konusu olacaktır. Burada dikkat edilmesi gereken konu, bazı kadınların cinsel birleşmenin süresi ne kadar uzun olursa olsun, bu yolla orgazma ulaşamadığıdır. Dolayısıyla sorun bakış açısına bağlı olarak erken boşalma olarak ele alınabilirken, kadında orgazmın gecikmesi durumu olarak da pekala düşünülebilir.
Cinsel tepki üç aşamadan oluşur: 1. Cinsel istek, 2. Uyarılma, 3. Orgazm (Boşalma). Cinsel işlev bozuklukları hem erkek hem de kadında bu üç aşamanın bir ya da daha fazlasında meydana gelir. Erken boşalma sorununda 3. aşamada bir bozukluk söz konusudur. er
Erken boşalma; 1. birincil erken boşalma ve 2. ikincil erken boşalma olarak ikiye ayrılır. Birincil erken boşalmada; cinsel yaşamın başlangıcından beri sorunun devam etmesi söz konusudur. İkincil erken boşalmada ise bir dönem kabul edilebilir süreli boşalma deneyimi olmasına karşın, bilinmeyen (ya da incelendiğinde ortaya çıkabilecek) bir nedenden dolayı erken boşalma yaşantısının görülmeye başlanmasını işaret eder. İkincil erken boşalmanın, tıbbi durum veya bir ilaç kullanımına bağlı olarak oluşmadığı ifade edilmektedir. Bazı psikotropik ilaçların bu soruna yol açabildiği bilinmekle birlikte, ilaç kullanımına son verildikten bir süre sonra sorunun düzeldiği bildirilmiştir.
Erken boşalmanın nedeninin bilinmediği çoğu durumda, psikolojik faktörlerin etkisi düşünülür. Erkek üreme organlarındaki herhangi bir organik hasar ve/ya beyin ve sinir sistemi üzerindeki bilinen bir lezyonun erken boşalmanın nedeni olmadığı yaygın bir görüştür.
Konuya psikolojik açıklama getirmeye çalışan farklı görüşler ileri sürülmüştür. Bunlardan biri, erkeklerin üzerlerinde hissettikleri çevre baskısı nedeniyle ergenlik dönemindeki mastürbasyon ve/ya cinsel ilişki girişimleri sırasında çabucak boşalmaları gerektiğini hissederek, bu davranışın istemeden yerleşmesine sebep olduklarıdır ( birincil erken boşalma). Böyle bir örüntü evlenme ya da uzun süreli ilişkilere girilmesiyle kendiliğinden düzelmemektedir.
Erken boşalmanın tamamen psikolojik olup olmadığının araştırıldığı bazı çalışmalarda, erken boşalma sorunu olan erkeklerde, bu sorunu olmayan erkeklere göre hormon düzeyleri ve sinir iletimlerinde farklılıklara rastlanılmıştır. Buna göre, bazı erkeklerin boşalmanın geciktirilmesi ve sempatik sinir uyarımını yavaşlatmalarını engelleyecek şekilde aşırı uyarıldıkları ya da heyecanlandıkları ileri sürülmüştür.
İkincil erken boşalmalarda genellikle sorunun kaynağı performans kaygısıdır. Yaşanan deneyimlerden hareketle, erkeğin partnerini tatmin edemeyeceğine dair duyduğu korku ve endişe, ereksiyonunu kaybedeceği düşüncesi ve zihinden bununla ilgili imgelerin geçmesi erken boşalmaya neden olabilmektedir.
Erken boşalma sorunu yaşayan çiftler bir durumu açıklığa kavuşturmak zorundadırlar ki o da, eğer kadın vajinal orgazma ulaşma konusunda zaten sorun yaşıyor ve ancak oral ya da manuel (elle) uyarılma yoluyla doyuma ulaşıyor ise bunu açıkça konuşmak ve erkeğin erken boşalmadan dolayı git gide daha stresli ve kendini yetersiz hissetmesinin önüne geçilmesidir. Bu sayede çiftin arasında yaşanması muhtemel uzaklaşma ve iletişim bozulmaları da önlenebilir. Bunun yanı sıra çiftin bir uzman psikolog, psikiyatrist ya da ürologla temasa geçip, tedavi arayışına girmeleri olumlu sonuç verecektir.
Cinsel tepki üç aşamadan oluşur: 1. Cinsel istek, 2. Uyarılma, 3. Orgazm (Boşalma). Cinsel işlev bozuklukları hem erkek hem de kadında bu üç aşamanın bir ya da daha fazlasında meydana gelir. Erken boşalma sorununda 3. aşamada bir bozukluk söz konusudur. er
Erken boşalma; 1. birincil erken boşalma ve 2. ikincil erken boşalma olarak ikiye ayrılır. Birincil erken boşalmada; cinsel yaşamın başlangıcından beri sorunun devam etmesi söz konusudur. İkincil erken boşalmada ise bir dönem kabul edilebilir süreli boşalma deneyimi olmasına karşın, bilinmeyen (ya da incelendiğinde ortaya çıkabilecek) bir nedenden dolayı erken boşalma yaşantısının görülmeye başlanmasını işaret eder. İkincil erken boşalmanın, tıbbi durum veya bir ilaç kullanımına bağlı olarak oluşmadığı ifade edilmektedir. Bazı psikotropik ilaçların bu soruna yol açabildiği bilinmekle birlikte, ilaç kullanımına son verildikten bir süre sonra sorunun düzeldiği bildirilmiştir.
Erken boşalmanın nedeninin bilinmediği çoğu durumda, psikolojik faktörlerin etkisi düşünülür. Erkek üreme organlarındaki herhangi bir organik hasar ve/ya beyin ve sinir sistemi üzerindeki bilinen bir lezyonun erken boşalmanın nedeni olmadığı yaygın bir görüştür.
Konuya psikolojik açıklama getirmeye çalışan farklı görüşler ileri sürülmüştür. Bunlardan biri, erkeklerin üzerlerinde hissettikleri çevre baskısı nedeniyle ergenlik dönemindeki mastürbasyon ve/ya cinsel ilişki girişimleri sırasında çabucak boşalmaları gerektiğini hissederek, bu davranışın istemeden yerleşmesine sebep olduklarıdır ( birincil erken boşalma). Böyle bir örüntü evlenme ya da uzun süreli ilişkilere girilmesiyle kendiliğinden düzelmemektedir.
Erken boşalmanın tamamen psikolojik olup olmadığının araştırıldığı bazı çalışmalarda, erken boşalma sorunu olan erkeklerde, bu sorunu olmayan erkeklere göre hormon düzeyleri ve sinir iletimlerinde farklılıklara rastlanılmıştır. Buna göre, bazı erkeklerin boşalmanın geciktirilmesi ve sempatik sinir uyarımını yavaşlatmalarını engelleyecek şekilde aşırı uyarıldıkları ya da heyecanlandıkları ileri sürülmüştür.
İkincil erken boşalmalarda genellikle sorunun kaynağı performans kaygısıdır. Yaşanan deneyimlerden hareketle, erkeğin partnerini tatmin edemeyeceğine dair duyduğu korku ve endişe, ereksiyonunu kaybedeceği düşüncesi ve zihinden bununla ilgili imgelerin geçmesi erken boşalmaya neden olabilmektedir.
Erken boşalma sorunu yaşayan çiftler bir durumu açıklığa kavuşturmak zorundadırlar ki o da, eğer kadın vajinal orgazma ulaşma konusunda zaten sorun yaşıyor ve ancak oral ya da manuel (elle) uyarılma yoluyla doyuma ulaşıyor ise bunu açıkça konuşmak ve erkeğin erken boşalmadan dolayı git gide daha stresli ve kendini yetersiz hissetmesinin önüne geçilmesidir. Bu sayede çiftin arasında yaşanması muhtemel uzaklaşma ve iletişim bozulmaları da önlenebilir. Bunun yanı sıra çiftin bir uzman psikolog, psikiyatrist ya da ürologla temasa geçip, tedavi arayışına girmeleri olumlu sonuç verecektir.
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)